Bedelli
askerliğin gündeme gelmesiyle birlikte yeni bir tartışma başladı. Para vererek
askerlikten kaçılmasını “vatan hainliği” olarak yorumlayanlar, “parası neyse
verelim gitmeyelim” diyenler, “parası olan askerlik yapmıyor olmayan askere
gidiyor” diye tepki gösterenler. “Askerlik vatan borcu” diyor birileri. Peki
askerlik gerçekten vatan borcu mu? Ve bizim neden sürekli devlete bir borcumuz
oluyor?
Elektrik,
telefon, su, çevre, gelir, kdv, özel tüketim vergisi vb adını bile bilmediğimiz
binlerce vergi ile cebimizdeki paranın yarısına el koyan devlete nasıl bir
borcumuz olabilir?
Deprem
vergilerinden yol yapan devlete ne borcumuz olabilir?
Dahası
sayesinde öldüğümüz devlete ne borcumuz olabilir?
Hemen her
gün şantiyede, madende, sokak ortasında birilerinin öldüğü bir ülkede bir
insanın vatana nasıl bir borcu olabilir?
Bizim
mütemadiyen borçlandığımız bu vatanın bize hiç borcu yok mu?
Bizim bu
vatana, bu devlete bir borcumuz yok… Aksine alacağımızı var...
Bütün
bedelleri fazlasıyla ödedik. Güvenceli, güvencesiz işlerde köle gibi çalıştık.
Okullarında okumak için para dahi verdik. Suyunu içmek için, elektriğini,
gazını kullanmak için hastanesinden faydalanmak, için sürekli ödüyoruz… Ödemeye
devam ediyoruz. Havasını, suyunu ve hatta doğasını bize parayla satılmaya
çalışılan bu ülkenin asıl bize borcu var. Çünkü sadece paramızı değil canımızı
da verdik... Öldük yahu öldük…
Soma’da
301 can alacağımız var mesela. Ermenek’te 18. Yaşam odası olsaydı yaşayacak
madencilerin ve çocuklarının alacakları var. Babasız bırakılan, babasının
mezarına kapaklanan her çocuğun bu devletten alacağı var. Yıllar boyu babasının
mezarına baktırdığınız çocuklara “askerlik vatan borcudur” ödeyin diyemezsiniz.
Baba borcu var bu devletin…
Yol, köprü
ve rezidans inşaatlarında can veren işçilerin bu devletten alacağı var.
Birileri ihtişam içinde yaşasın diye o harçlara canları katıldı… Binalar
yükseldi, satıldı, kar etti ve tüm vatandaşlarını koruyup kollama sorumluluğu
olan bu devlet onları unuttu. Bu devletin can güvenliğini sağlayamadığı her
işçi için “hesap borcu” var.
Devletin
bekası için birbirine kırdırdığı ölü gençleri var bu devletin. Kimi bayrağa
sarılı gelip 30 saniye haber olan. Ve ardından Vatan sağ olsun dedirtilen. Bu
sağ olan vatanın ölü binlerce çocuğu var. Vatan sağ çok şükür, ama evlatları
değil... Bu devletin binlerce asker ve gerilla canı borcu var. Niye kırdırdınız
bu gençleri yıllar boyu neden birbirine kırdırdınız? Kürtlerden ne istiyorsunuz
sorularına “cevap borcu” var?
Ülke
topraklarına nefret tohumları eken devletin, kardeşlik borcu var bu ülke insanlarına.
Kürdü, Türke,Sünniyi ,Aleviye düşman eden anlayışın bütün bunların aslında
kendi iktidarın için olduğunu söyleyecek
“hakikat borcu” var.
Çocuklara
borcu var bu vatanın. Hem de öyle sadece yaşayan çocuklara değil… Öldürdüğü
çocuklara, Uğur Kaymaz’a 13 kurşun borcu var ve bir de can bir de baba,
Ceylan’a beden borcu var, eteklerinde evladının kemiklerini toplayan annesine
Ceylan borcu var... Cenazesi bir çuvalda taşınan Muharrem’e önce bir tabut
borcu var mesela. Sonra bir yol, bir ambulans ve bir can…
15 yaşında
16 kilo mezara koyduğumuz Berkin Elvan borcu var bu devletin bize… Tabutu
kendinden ağır Berkin’e misket borcu var bu devletin, futbol maçı borcu var,
can borcu var… Elinde sapan vardı diyelim… Vurdu devlet... Sapan borcu VAR! Berkin kara kaşlı, gülümseyen küçücük yüzüyle
kaldı fotoğraflarda. Berkin’e sakalı çıkmış fotoğrafı bile olmadan öldürdü bu
devlet, sesi bile değişmeden… Sesi
kalınlaşmadan öldürdüğü her çocuğa sessizlik borcu var bu vatanın. Ama birileri sesi titremeden “Emri ben
verdim” diyor ‘Yavuz hırsız’ başka birileri ise yuhalatmayı
meşrulaştırıyor… “Utanç borcu” var bu
devletin…
Devlet
sayesinde büyüyemeyen çocuklarımız var bizim.
Devlet sayesinde yırtık lastik ayakkabısıyla oğlunu uğurlayan
babalarımız var. Yeni doğan evladını
göremeden ölen işçimiz… Sokak ortasında döve döve öldürülen “Daha 19 yaşındaki
“gençlerimiz var… Devlet sayesinde biriktirdiğimiz acımız var, bitmeyen öfkemiz
var bizim. Bu devletin bize garezi var…
Bizim de bu devletten alacağımız…
Bizim bu
devletten alacağımız var…
Can
alacağımız var, hayat alacağımız, gelecek borcu var biz bu devletin. Borç
alacak hesabı yapacaksak önce o ödesin…
No comments:
Post a Comment