Sunday 14 December 2014

“Fugue in G minor / Johann Sebastian Bach”



“Pencereyi kapatmak gerekiyordu: yağmur pervaza çarpıp parkeyle koltukların üstüne sıçrıyordu. Dev gümüş hayaletler canlı, hışırtılı sesler çıkartarak bahçede, yaprakların arasında, portakal renkli kumların üstünde koşuşuyorlardı. Yağmur oluğu takırdıyor, boğulurcasına gurulduyordu. Sen Bach çalıyordun. Piyano cilalı kanadını kaldırmıştı, kanadın altında bir lir vardı ve küçük çekiçler teller üzerinde dalgalanıyorlardı. Brokar örtü kaba kıvrımlar oluşturarak yarısına kadar piyanonun kuyruğundan aşağı kaymış ve sayfaları açık bir nota defterini de beraberinde sürüklemişti. Haziran sağanağı durmadan, görkemle camları döverken fügün coşkusu arasında tuşlara çarpan yüzüğünün tıkırtısı duyuluyordu. Ve sen, çalmaya ara vermeksizin, başını hafifçe geri atarak, ritme ayak uydurarak haykırıyordun, ‘Yağmur, yağmur… Onun sesini bastıracağım…’

Fakat bastıramıyordun.

Masanın üstünde kadife tabutlar gibi duran albümlerden başımı kaldırmış, seni izliyor, fügü ve yağmuru dinliyordum. İçimi her yandan, raflardan, piyanonun kanadından, avizenin uzun prizmalarından süzülen ıslak karanfillerin kokusuna benzer bir ferahlık kapladı.

Gümüşsü yağmur hayaletleri ile harelenen ışıltıya parmaklarını bastırdığında ürperen eğik omuzlarının arasındaki müzikal bağı duyumsadığımda esrik bir dengelenmişlik duygusu sardı beni. Ve kendi benliğimin derinliklerine çekildiğimde bütün dünya da öyle göründü bana: türdeş, uyumlu, armoni yasalarına bağlı. O anda sen, ben, karanfiller, hepimiz porte üzerinde dikey notalar oluverdik. Evrendeki her şeyin -ağaçların, suyun, senin- özdeş tanecikler arasında farklı farklı titreşim uygunlukları oluşturan bir etkileşimden ibaret olduğunun ayırdına vardım. Her şey bir, eşit ve kutsaldı. Sen yerinden kalktın. Yağmur hâlâ gün ışığını biçmekteydi. Su birikintileri koyu renkli kumlar üzerinde birer delik, yer altından süzülüp geçen başka gökkubbelere açılan birer menfez gibiydiler.” “Bir Günbatımının Ayrıntıları / Vladimir Nabokov” s.22-23 ‘Sesler’

 


 

Kaynakça:
“Vladimir Nabokov, Bir Günbatımının Ayrıntıları, çev. Seniha Akar – Fatih Özgüven – Pınar Kür – Dürrin Tınç, İletişim Yayınları, 2005”


No comments:

Post a Comment