Magdalena
Carmen Frida Kahlo Calderon, (6 Temmuz 1907- 13 Temmuz 1954) Meksikalı ünlü
ressam. Ressam Diego Rivera’nın eşi. Resimlerinin yanı sıra inişli çıkışlı özel
yaşamı ve politik görüşleri ile tanınır.
1907’de
Mexico City’nin güneyindeki Coyoacan’da, Macar Yahudisi fotoğrafçı Wilhelm
Kahlo ve Kızılderili asıllı Matilde Calderon Gonzales’in dört kızından üçüncüsü
olarak dünyaya geldi. 6 Temmuz 1907 günü doğmuş olmasına rağmen, kendisi doğum
tarihini, Meksika devriminin gerçekleştiği 7 Temmuz 1910 günü olarak ilan
etmiş, yaşamının modern Meksika'nın doğuşuyla başlamış olmasını istemiştir.
Altı
yaşındayken geçirdiği çocuk felcinin sonucu olarak bir bacağı özürlü kalmış,
kendisine "Tahta Bacak Frida" denmişti. Bu özrüyle başetmesini bilen
Frida, gençkızlık çağında, dönemin en iyi eğitimini veren Ulusal Hazırlık
Okulu’nda okudu. Bu okul, onu sanat, edebiyat, felsefe gibi alanlara
yönlendirdi. İlerde Meksika düşün yaşamının önemli isimleri olarak anılacak Alejandro
Gomez Arias, Jose Gomez Robleda, Alfonso Villa okul arkadaşları oldu. Okulda,
anarşist bir edebiyat grubuna dahil oldu; güçlü bir kişilik oluşturmaya
başladı. 19 yaşında geçirdiği bir trafik kazası bütün hayatını değiştirdi.
17
Eylül 1925 okuldan eve dönerken bindiği otobüsün tramvayla çarpışması sonucu
çok kişinin öldüğü kazada, trenin demir çubuklarından birisi Frida’nın sol
kalçasından girip leğen kemiğinden çıkmıştı. Kazadan sonra tüm hayatı korseler,
hastaneler ve doktorlar arasında geçecek; omurgası ve sağ bacağında dinmeyen
bir acıyla yaşayacak, 32 kez ameliyat edliecek ve 1954’te çocuk felci nedeniyle
sakat olan sağ bacağı kangren yüzünden kesilecektir.
Kazadan
bir ay sonra hastaneden çıkan Kahlo, ailesinin teşviki ile sıkıntı ve acıdan
kaçmak için resim yapmaya başladı. Yatağının tavanındaki aynaya bakarak
oto-portreler yaptı.
1927
yılı sonunda yürümeye başlayan Kahlo, bu dönemde sanat ve politika çevreleri
ile yakınlaşmaya başladı. Küba'lı önder Julio Antonio Mella ve fotoğraf
sanatçısı Tina Modotti ile tanışıp yakın arkadaş oldu. Birlikte, dönemin
sanatçılarının davetlerine, sosyalistlerin tartışmalarına katılmaya başladılar.
Kahlo, 1929’da Meksika Komünist Partisi’ne üye oldu.
Frida
Kahlo (ortada) ve Diego Rivera, 1932, Carl Van Vechten tarafından çekilmiş.
Resim
çizmeye devam eden Kahlo aynı dönemde bir gün, Meksikalı Michalangelo olarak
anılan ünlü ressam Diego Rivera'yı görmeye ve resimlerini göstermeye gitti. İki
sanatçı, 21 Ağustos 1929’da evlendiler. Kahlo 1930’da eşiyle beraber ABD’ye gitti
ve 1933’te Rivera aldığı duvar resmi siparişlerini bitirinceye kadar orada
yaşadılar.
Frida
ile Rivera’nın fırtınalı bir evlilik yaşamları oldu. Sağlık sorunları nedeniyle
bir çocuğunu aldıran ve ardarda iki düşük yapan Frida, eşinin sadakatsizlikleri
nedeniyle 1939 yılında ondan ayrıldı ama 1 sene sonra yeniden evlendiler ve
Frida’nın çocukluğunu geçirdiği Mavi Ev’e yerleştiler.
Frida’nın
da evlilikleri sırasında çeşitli erkeklerle ilişkileri olmuştu. Bunlarda birisi
de Rus devriminin önde gelen isimlerinden Lev Troçki iledir. Troçki, Rivera’nın
Meksika Cumhurbaşkanından aldığı özel izin ile 1937’de Meksika’ya gelmiş ve
Frida’nın evine yerleşmişti. Aralarındaki ilişkiyi Troçki’nin eşinin farketmesi
üzerine Frida, Troçki’den ayrılmıştır. Troçki’ye düzenlenen suikastın ardından
suikastçı ressam Siqueiros’un arkadaşı olması nedeniyle sorgulanan Frida, bir
süre Meksika’dan ayrılmayı uygun bulumuş; o sırada San Fransisco’da bulunan
eski eşi Rivera’nın yanına gitmiş ve çift orada yeniden evlenmişlerdi.
Sık
sık sağlığı bozulan Frida, dayanılmaz acılarla başa çıkmak için bütün gücüyle
resim yapmış, yalnız ülkesinde değil, Amerika ve Fransa’da sergiler açmıştır.
1938’de New York’ta açtığı sergi ona büyük ün getirdi, 1939’daki Paris sergisi
ile övgüler topladı 1943’de 'La Esmeralda' adlı yeni bir sanat okulunda öğretim
üyeliğine başlayan Frida, sağlık durumu kötüleşmesine rağmen ders vermeyi
sürdürdü; 1950’de omurgasındaki sorunlar nedeniyle hastaneye kaldırıldı ve 9 ay
hastanede kaldı. 1953 yılı Nisan ayında Mexico City’de bir kişisel sergi açtı;
Temmuz ayında sağ bacağı kesildi.
Frida
Kahlo, 13 Temmuz 1954’te, akciğer embolisi teşhisiyle son nefesini verdiğinde;
arkasında bıraktığı son tablosu; Yaşasın Yaşam isimli bir natürmorttu.
Resimleri
Frida
Kahlo’nun 143 resmi vardır. Resimlerinin 55 tanesi oto-portrelerden oluşur.
Yaşamının büyük bir bölümünü yatakta başının üstünde duran, “gündüzlerinin ve
gecelerinin celladı” olarak tanımladığı bir aynaya bakarak geçirdiği için
sürekli oto-portre çizmiştir. Resimlerindeki ustalık, Pablo Picasso’ya bile
"Biz onun gibi insan yüzleri çizmeyi bilmiyoruz" dedirtmiştir.
Sürekli
evcil hayvan besleyen Frida’nın beslediği hayvanlarla ilgili iki portresi
vardır: 1941'de yaptığı "Ben ve Papağanlarım" ile 1943'te yaptığı
"Maymunlarla Otoportre".
Frida’nın
resimleri sürrealist olarak değerlendirilse de o surrealizmi reddetti.
Resimleri aslında acı ve kesin gerçekliği yansıtıyordu. Frida’nın resimlerinde
Meksika kültürü ve devrimci ulusal kimlik tuvale aktarılmıştı.
Kahlo,
1938’de New York’ta sürrealist resmin öncü isimlerinden dostu Andre Breton’un
da desteğiyle bir sergi açtı ve bu sergi ona uluslararası ün getirdi. 4
tablosunu ünlü aktör Edward G. Robinson’a satarak ilk büyük satışını
gerçekleştirdi, resimlerinin yarısı satıldı. Bu başarı üstüne 1939’da Paris’te
bir sergi açtı. Paris sergisinde fazla resmi satılmasa da eserleri büyük ilgi
topladı; Picasso ve Kandinsky gibi sanatçıların övgüsünü kazandı; Louvre
Müzesi, sanatçının Çerçeve adlı tablosunu satın aldı. Sanatçı, ülkesindeki ilk
kişisel sergisini 1953’te Meksika’daki galerisinde açtı.
Ressamın
143 tablosonun 50 si Frida Kahlo hayranı olan Madonna'da bulunmaktadır
No comments:
Post a Comment