Wednesday, 7 January 2015

‘Zarok’ ve ‘Çîrok’un acıları aynı

   
Helin Yıldırım / Antalya-Jinha

Güncellenme : 06.01.2015 01:05

Toplumumuzun hala kanayan yarası olarak bilinen çocuk yaşta zorla evliliklere dikkat çekmek için belgesel çalışması yapan yönetmen Muhammed Beyazdağ, çocuk yaşta evlilikleri vicdani bir konu olarak nitelendiriyor. ‘Zarok’ belgeseli ile çocuk yaşta zorla evlendirilen kız çocuklarını anlatan Beyazdağ, ‘Çîrok’ ile de erkek çocuklarını anlatıyor. Beyazdağ, çocuk yaşta zorla evliliklere ilişkin çekimlerini tamamladığı “Zarok ve Çîrok” belgeselinin ilk etapta bir ders projesi olduğunu, ancak kendisinin hiçbir zaman bir ders projesi olarak bakmadığını söylüyor.

Belgeselde yer alacak kişilerde başlangıçta bir çekingenlik söz konusu olduğunu dile getiren Beyazdağ, özellikle kadınların anlatımlarının etkileyici olduğunu belirterek, “Onlara tek bir soru sorduğumda, yaşadıklarını anlatmaya başladılar, hele kadınlar artık kendileri ile sohbet edecek birilerini arıyordu. Bu durum karşısında benim de kamerayı kapatıp onlarla ağladığım zamanlar oldu” diyor. Toplamda 8 kadınla görüştüğünü ancak 6 kadının belgeselde yer aldığını belirten Beyazdağ, kadınların hemen hemen aynı şeyleri yaşadığını ve hiçbirinin hikayesinin birbirinden ayıramadığını anlatıyor.

Aynı acıları yaşıyorlar

Kız çocuklarının yanı sıra erkek çocuklarının da bilinmeyen yaşamlarının olduğunu ifade eden Beyazdağ şöyle devam ediyor: “Çocuk gelinler olduğu gibi erken yaşta evlendirilen çocuk damatlar da var. Ben de tek taraflı olmamak gerektiğini düşündüm. İkisini de göstermek istedim. Zaten Zarok’u çekmek istediğim zaman bu filmi de çekmek istediğime karar vermiştim.” Çocuklara ‘damat’ veya ‘gelin’ gözüyle bakmamak gerektiğini söyleyen Beyazdağ, “Çünkü yaşadıkları aynı şeyler, aynı acılar, aynı problemler. Erkekler bu travmayı daha kolay atlatıyor ya da bastırıyor” diyor.


Beyazdağ, anlatılan birkaç hikayeye de değiniyor: “Amcasının kızı boy atıp büyüyünce, görücüleri gelmeye başlıyor. Ailelerde bu durumdan rahatsız oluyor ve birbirleri ile evlendiriyor. Kardeş gibi büyüyorlar ancak evlendiklerinde küsüp uzun süre beraber uyumuyorlar. Ailelerinin çocuk baskısı yüzünden beraber olmaya zorlanıyorlar. Çocuk damatlardan biri de evde damadın annesine yardımcı olacak bir kadına gerek duyulduğu için çocuk yaşta evlendiriliyor. Buradan çıkan sonuca göre; kadınlara yardımcı gözüyle bakılıyor.”

(Özgür Gündem)

No comments:

Post a Comment