Mitolojik mantık gereği, görünür görünmez her olgunun bir benzeri, bir eşi vardır. Bu yüzden masal, efsane ve mitolojiler mitolojik şifrelerle doludur. Soyut düşünceye erken ulaşmış Mezopotamya uygarlık merkezindeki motifler çoğunlukla simgeseldir. Göz deseni nazardan korunmayı, bolluk ve bereketi; yıldız mutluluğu; hayat ağacı figürü, yaşamı; kuş motifi yaşamı ve ruhu simgeler.“
Vücuda dövme yaptırma
geleneği tüm Asya, Mezopotamya, Anadolu, Arabistan, Doğu Akdeniz ve Kuzey
Afrika’da insanlığın karanlık dönemlerine kadar uzayan bir tarihi geçmişe
sahiptir. Şamanizm, Paganizm, Animizm, Sabilik, Taoizm, Budizm, Manihaizm ve
Zerdüştlük inançlarının derin izlerini taşır içinde dövmeler. Birer kutsal
kitap sayfası, birer mitolojik öyküdür dövme motiflerinin, sembollerinin her
biri aslında semboller de tıpkı mitolojiler gibi evrensel ölçekte aynı
özellikleri gösterirler. Gerçek ile hayal arasındaki bağlantıyı oluştururlar
semboller. Etnik topluluklar, diller, inançlar, yaşam biçimleri farklı olsa da
kullanılan sembollerin dili ortaktır. Dünyanın tüm bölgelerinde dövmenin aşağı
yukarı benzer nedenlerle yapıldığını, benzer geometrik şekillerin
kullanıldığını görmek mümkündür. Sadece yapılış tekniği, dövme yapımında
kullanılan malzemelerin farklı oluşu ve dövmenin vücutta uygulandığı yer bakımından
birbirlerinden farklılıklar gösterdikleri görülür. Mitolojik mantık gereği,
görünür görünmez her olgunun bir benzeri, bir eşi vardır. Bu yüzden masal,
efsane ve mitolojiler mitolojik şifrelerle doludur. Soyut düşünceye erken
ulaşmış Mezopotamya uygarlık merkezindeki motifler çoğunlukla simgeseldir. Göz
deseni nazardan korunmayı, bolluk ve bereketi; yıldız mutluluğu; hayat ağacı
figürü, yaşamı; kuş motifi yaşamı ve ruhu simgeler.
Dövmenin Yapılışı:
Kendi uygarlıklarının henüz
başlangıç aşamalarını yaşayan bu özgün topluluklarda dövme yapma işlevi
törensel bir nitelik taşır. Dövme yapıcıları, olağanüstü güçlerle teması olan
büyüsel güçlere sahip kimselerdir. Dövmeyi yapan kişi bir takım dinsel ve
sihirsel ritüelleri (Ayin) yerine getirmek zorundadır. İdare lambası, çıra,
ekmek sacı gibi araçlardan elde edilen ‘is’in içine ‘kız çocuğu sahibi annenin
sütü’ ve ‘hayvanların öd keseciğinden elde edilen zehir’ karıştırılarak elde
edilen karışım, bir çubuk vasıtasıyla oluşturulmak istenen şekil bedene çizilir.
Sonra dikiş iğnesiyle dövmek suretiyle bu karışım derinin altına işlenir. Bu
dövme kalıcıdır ve ölünceye kadar da çıkmaz.
Dövme işleminde kullanılan
iğnelerin sayısı birli, üçlü, beşli, yedili ve dokuzlu gibi kutsal tekli
sayılara denk düşecek şekilde kullanılır. Kız çocuğu sahibi annenin sütünün
dövmede kullanılışı, uğur, annenin hayır duası şeklinde ifade edilse de Ana
Tanrıça’nın ruhunun dövmeyi taşıyana aktarılması ve doğurganlığın işlenmesi
olarak belirlemek daha doğru olacaktır. Dövme sanatının adı Kürtçe'de 'Dak',
Arapça'da 'Neşh', 'Veşm', Türkçe'de dövme olarak bilinmektedir. Dövme işini
yapan kadınlara 'Dekkake', dövme yaptıran kadınlara da 'Medkuke', dövme yapan
erkeklere 'Dakkak' yaptıran erkeklere ise 'Medkuk' denilmektedir. Dövme
yaptırma kadınlar arasında yaygın olduğu için dövme yapımı da genellikle
kadınlarca bilinmekte ve yapılmaktadır.
Dövme yapmanın nedenleri;
Yukarı Mezopotamya
bölgesinin Urfa, Mardin, Diyarbakır sahalarında yaptığımız araştırmalarda
dövmenin şu nedenlere dayalı olarak yapıldığı tespit edilmiştir: Kötü güçlerden
korunma şansı sağlama: Kötü güçlerin kendisine zarar vermesini engellemek,
üzerine gelen uğursuzluğu savmak, şanssızlıktan kurtulmak; yılan, akrep gibi
zehirli hayvanların ve yırtıcıların kendine ve ailesine, sevdiklerine zarar
vermesini engellemek için bu canlıları temsil eden figürleri bedenine işlemek;
kötü güçlerin yol açtığını düşündükleri çocuk ölümlerine karşı çocuklara dövme
yaptırmak, döl tutmak, soyunun devamını sağlamak, ektiği ürünün bereketli
olmasını sağlamak, pişirdiği yiyeceklerin güzel ve bereketli olmasını sağlamak.
Şakaklara ve göz kenarlarına yapılan dövmelerin baş ve göz ağrısına iyi
geldiğine inanılmaktadır. Kollara, bileklere ve el üstüne yapılan dövmelerin el
ve kolların uyuşmasını engellediği, yel ve siyatik gibi hastalıkları
iyileştirdiği düşünülmektedir.
Aidiyet, soyluluk ve aşiret
sembolü:
Her aşiretin kendine mahsus
dövmeleri vardır. Bu dövmelerin bedende işlendiği yerler ve figürler aşiretten
aşirete göre değişir. Aşiret dövmesi taşımak hem aşirete bağlılığı hem de
kendini güvende hissetmeyi sağlar. Hem de soyluluk işareti olarak taşınır.
Bunlar dışında aşirete ait dövme taşımanın günlük pratik yararları da
mevcuttur. Savaşlarda ölen veya yaralı düşen birinin, kaybolan birinin,
hırsızlık ve benzeri kötü bir iş yapan birinin hangi aşiretten olduğu
dövmesinden tespit edilebilir.
Bugün bedenlerinde dövme taşıyanların yaşı bazı istisnalar hariç kırk
yaşın altına düşmemektedir. Artık dövme yapıcılarına da rastlamak pek mümkün
değildir. Dövme yapıcılardan yaşayanlar da artık bu işi yapmamaktadırlar
No comments:
Post a Comment