•Anarşinin içindeki insan merkezci, türcü, cinsiyetçi, homofobik/transfobik ve örgüt fetişisti tüm algı ve eğilimleri reddediyoruz.
•Kurduğu
ilk yalan cümleyle konuşmaya başlayarak dili peyderpey kurumsal bir tahakküm
haline getiren uygar insana karşı susarak ve dans ederek çok şey anlatan bir
mimci, hüzünlü ve asi bir palyaçodur bize göre anarşi.
•Bitmeyen
hastalıklar, uzayan sınırlar, giderek keskinleşen dikenli teller, hızla
yükselen duvarlar, boğazlanan hayvanlar, artan tecavüzler, normalleştirilen
nefret cinayetleri ve umursamazlıkla yıkanan bu dünyanın bir sonu olmalı:
Anarşi!
•Anarşi
tüm sosyal mücadelelere destek veren tekçi olmayan bir genel özgürlük talebi ve
farkındalığı yaratmayı kendine ilke edinir. Bu amaçla doğrudan eylem, boykot,
dayanışma, sabotaj, saldırı ve reddediş eylemlerini de benimser.
•Anarşi
için devrim; duvarları hiçbir dayatma olmaksızın molotofla ateşe vererek
yıkmaktır ya da nöronları arasındaki
öfke dolu sinapslarıyla asimetrik, sanal, sosyal yaşamsal algılar kurgulayarak
sistemi çökertmektir.
•Anarşist
devrim tutkularımızı, bize öğretilmiş düşünceleri sürekli eleştirerek ve
gerçekte ne istediğimizi durmadan sorgulayıp özgür bırakırken sömürünün
izlerini yok ederek yepyeni, taze ve doğaçlama umutlar inşa eder.
•İnsan
olmayan dünyaya karşı gösterilen şefkatle zulme karşı verilen TÜM mücadeleleri
kendi kendine kucaklayan tavır, anlam ve felsefe anarşist devrimin özüdür.
•Anarşistler;
devlet, hiyerarşi ve rekabete dayalı tüm
örgütlü otoriter kurum ve şirketlerle ilişkisini nihai olarak sıfırlamaya doğru
giderken, yıkım pratiklerinde uzlaşmasız bir mücadeleyi içselleştirerek
kuralsızlıklar, dayanışma ve aşkla örülmüş özgür ve yaratıcı başkaldırı
yöntemlerinden faydalanır.
•Acıların,
çürümüşlüğün, umursamazlığın din adıyla kodlarımıza işlendiği hile olan
kültüralizmin ve uygarlığın batağında mistizm bir çıkış değil kaçıştır; öyleyse
kağıttan, betondan, aşağılama ve teslimiyetten müteşekkil tüm sefil Tanrılara
karşı mücadelemiz esastır.
•Anarşi
hakim kültüre, doğanın tüketilmesine, iktidarsal, sömürgen, otoriter şiddete
meydan okur. Yaşamı ve doğal hayatları kutsar, yeniden dirilmeye, cennet/huri
rüşvetine değil özgürleşmiş insanlara bel bağlar.
•Güdülen,
acı çeken kitleler bir şeylerin yolunda gitmediğini anlıyorlar ve bir şeye
muhtaç olduklarını biliyorlar. Muhtaç oldukları şey ne bir önder ne de Tanrı:
Anarşi!
•Anarşi,
insanın diğer türlere üstünlüğünü temel alarak dünyayı hızla totalitarizme ve
ekolojik faşizme sürükleyen endüstrizasyon ve hayvan sömürüsünü ortadan
kaldırılmadıkça özgürlük hayaldir.
•Anarşi;
erkek egemen toplumun saldırısı altındaki kadınların, tüm insanlar tarafından
sömürülen hayvanlarla duygudaş bir ittifak kurması gerekliliğidir.
•Doğaya
karşı kurduğu tüm tuzaklarını uygarlıkla inşa ederken, hayvanlardan miras aldığı
bedensel varlığını dahi unutarak enerjisini ve birikimini yine hayvanlara karşı
acımasızca kullanan, onları tüketen ve iktidarını onlar üzerine kuran insan
saldırganlığını ve şiddetini çökertmek anarşinin işidir.
•Her
yıl milyarlarca canlının katledilmesini meşrulaştırmak için kullandığımız o
çürümüş ve yanlış “insan” kavramını artık anarşiyle terk etmek zorundayız.
•Hayvanların
asaleti ve yaşamın masumiyeti biz onları yedikçe tükeniyor. Veganizm ve anarşi
aynı iktidarsal sorunların mağdur ettiği bireyleri temsil eder.
•İsyan
olduğu ilan edilsin ya da edilmesin hayvan özgürlüğü ve quir hareket; hakim
kültüre karşı defakto bir isyandır.
•Anarşi;
heteroseksizmin baskı ve saldırısı altındaki quirlerin, tüm insanlar tarafından
sömürülen hayvanlarla duygudaş bir ittifak kurması gerekliliğidir.
•Türler
ve cinsler arası eşitsizlik ve sömürü ilişkileriyle mücadele anarşiden bağımsız
düşünülemez. Trans kadınlar kadındır, inek sütü tecavüzdür ve feminizm
anarşinin tutarlı bir ifadesidir.
•Anarşi;
zenginlerin sömürdüğü emekçi yoksulların, tüm insanlar tarafından sömürülen
hayvanlarla duygudaş bir ittifak kurması gerekliliğidir.
•Hayvanlarla
kadınları aynı bilboardlarda sömürerek tecavüzü meşrulaştıran ve hazları için
öldüren uygarlığın erkek doğası anarşist mücadelenin hedeflerindendir.
•Her
canlı cinsiyetsiz doğar ve büyür, toplum
denen dayatmaları kanıksatma zorbalığı cinsiyeti belirler ve rolleri dağıtır;
cinsiyete dair tüm sapkın ahlaki yargıları anarşiyle itham ediyoruz.
•Anarşi;
kültür tarafından egemenlik altına alınan doğanın, erkek tarafından hükmedilen
kadının, akıl tarafından esir edilen duygunun, insan tarafından sömürülen
hayvanın ve heteroseksizm tarafından bastırılan özgür yönelimin garantisidir.
Sosyal
Savaş
No comments:
Post a Comment